HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, IŞİD'in Gaziantep'te kadın satışı yaptığı iddiasını meclise taşıdı. DHA'nın haberine göre, HDP'li Toğrul, iddialar ile ilgili olarak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi sundu.
HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul'un Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın yanıtlaması istemiyle sundğu soru önergesi şöyle;
"Alman NDR ve SWR kanalları, IŞİD'in elinde olan Ezidi kadınları internetten satışa çıkarıldığını duyururken bu satış ofislerinden birinin de Gaziantep'te olduğunu belirtmişti.
Alman SWR kanalının belirttiğine göre kadınlar dijital bir köle pazarından açık artırmayla satılırken köle için bir kadının ortalama fiyatının 15 bin ile 20 bin dolar arasında değiştiği söyleniyor. Gelen paraların ise irtibat bürosu aracılığıyla örgüte götürüldüğü belirtilmektedir.
İddialar üzerine İlerici Kadınlar Derneği ve Gaziantep Barosu olayın soruşturulması için Gaziantep Adliyesi'nde söz konusu büro ile ilgili suç duyurusunda bulunmuştur. Savcılığın başlattığı soruşturma çerçevesinde Gaziantep Emniyet Müdürlüğü harekete geçerek videoda pazarlığın yapıldığı iş merkezine baskın düzenlemiştir.
Baskında 370 bin dolar, çok sayıda yabancı pasaportun yanı sıra Türkiye-Suriye arasında milyonlarca dolarlık para transferlerinin yapıldığına dair 1768 sayfalık Arapça makbuz bulunmuştur. Ezidi kadınları para karşısında sattıkları iddia edilen 6 Suriyeli hakkında dava açılmıştır. Akabinde kovuşturma evresine geçilmiş, olayın görüntülerine ve belgelerine karşın 16 gün içinde 'Yeterli delil bulunamadı' denilerek dosya kapatılmış ve 6 sanık beraat etmiştir.
Dava dosyasında dikkat çeken en önemli husus, iddianamesi 23.12.2015 tarihinde olan bir dosyanın ilk celsesi 31.12.2015 ikinci celsesinin 15.01.2016 tarihinde olmasıdır. Yapılan yargılamada ikinci celsede sanıkların beraat etmiş olması ve işin daha ilginç yanı 15 gün içerisinde yazılması gereken gerekçeli kararın 08.04.2016 tarihinde yazılmasını hukukçular vahim olarak değerlendirmektedir.
Davaya konu olayla ilgili suç duyurusunda bulunan Gaziantep Barosu ve İlerici Kadınlar Derneği'ne hem iddianamede hem de mahkeme aşamasında yer verilmemiştir. Baro; dosyanın TCK ve CMK açısından son derece problemli olduğunu ve dosyanın bir ay gibi kısa bir sürede sonuçlanmasını etkin bir yargılama sürecinin işletilmediğini aşikar kıldığını belirtmektedir.
Bu bağlamda;
1- Söz konusu davada hem iddianame hemde mahkeme aşamasında müştekilere yer verilmemesi hukuka aykırı değil midir? Müştekilere haber verilmeden ve resmi bir tebligat yapılmamış olması hükümetinizin IŞİD terör örgütünü koruduğu sonucu doğurmamakta mıdır?
2- Operasyonda ele geçirilen paralarla ilgili mahkemenin, hazineyi bu durumdan haberdar etmesi gerekirken bunu yapmamış olması ve sadece gerekçeli kararın hazineye gönderilmesinin hukukta bir yeri var mıdır?
3- Alman TV. Kanallarının yaptığı çalışmalarda gizli kamera kayıtlarında görünen kişiler ile ilgili bir işlem yapılmış mıdır? Yapılmış ise bu işlemler nelerdir? Yapılmamış ise nedeni nedir?
4- Operasyonda ele geçirilen Suriye pasaportları ve Türkiye ikametgah belgelerinin kime ait olduğuna dair etkin bir çalışma yapılmış mıdır? Etkin bir çalışma yapılmış ise bu kişiler kimlerdir?
5- Yüklü para transferinde adı geçen kişilerin kim olduğu, bu kadar paranın ne amaçla transfer edildiği ve bu kişilerin ne iş yaptığı gibi durumların hem soruşturma hem de kovuşturma evresinde sanıklara sorulmamasının nedeni nedir?
6- Sanıklar; Türkiye ile karşılıklı para transferinin döviz büroları üzerinden gayri resmi yapıldığını belirtmelerine rağmen döviz bürolarıyla ilgili bir işlem neden yapılmamıştır? Sanıklardan biri 'Para, İstanbul'da bulunan bir döviz bürosu üzerinden Gaziantep'te bulunan döviz bürolarına gelir biz de parayı oralardan alırız' demesine rağmen, bu döviz bürosu hakkında bir işlem yapılmamasının nedeni nedir?
7- Sanıklar; Gaziantep'te bu işleri yapan İran pazarı denilen bölgede birkaç büro var demesine rağmen söylemiş olduğu bölgede herhangi bir çalışma neden yapılmamıştır?
8- Sanıklar hakkında berat kararı 15.01.2016 tarihinde verilirken, operasyonda ele geçirilen Arapça dokümanların tercümesinin 25.01.2016 tarihinde yapılması hukuka aykırı değil midir?"