Kayseri Belediyesi, köpek katliamını FETÖ'ye bağladı!

Kayseri'de yaşanan köpek katliamı iddiaları ile ilgili belediyeden ilginç bir açıklama yapıldı. Açıklamada '15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşananlar çerçevesinde ülkemizde oluşan birlik ve bütünlüğü yaralamaya yönelik yayınlar gündem değiştirme gayreti
Kayseri Belediyesi, köpek katliamını FETÖ'ye bağladı!
2020-08-11 06:40:55   Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37    

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “Kayseri Büyükşehir Belediyesi olarak her canın kıymetli olduğunu biliyor ve şehrimizde bulunan hayvanlara da bu bilinçle sahip çıkıyoruz. Allah’ın yarattığı her canı koruyup kollamayı görev kabul ettik, etmeye de devam ediyoruz. Bu çerçevede Kayseri Büyükşehir Belediyesi bugüne kadar Kayseri’deki başıboş bırakılmış, tüm sahipsiz hayvanların sahibi olmuştur.

    Onların bakımını ve tedavisini üstlenmiş, üstlenmeye de devam etmektedir. Hayvanlarımızın sağlıklı bir şekilde hayatlarını devam ettirmeleri için Anadolu Harikalar Diyarı’ndaki Hayvanat Bahçesi içerisine çok komplike ameliyatların dahi yapılabildiği Yaban Hayvanı Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi kurulmuştur. Üç yıldır faaliyet gösteren ve Türkiye’nin alanındaki örnek tesislerinden biri olan merkezimiz sadece Kayseri’ye değil çevresine de hizmet vermektedir. Bunun yanı sıra Molu Köyü’nde başıboş köpekler için Köpek Barınağı tesis edilmiş ve bu tesisin internette 24 saat izlenmesi dahi temin edilmiştir. Ayrıca hayvan severler için köpek barınma evine ulaşım imkanı sağlanmıştır.

    Veteriner Odası Başkanlığı, Kayseri Veterinerlik Fakültesi ve Hayvanseverler Derneği ile birlikte kısırlaştırma operasyonu başlatılmıştır. Bunlarla da yetinilmemiş, ilçe belediyelerinin de katılımıyla bir koordinasyon birimi oluşturulmuştur. Yaralı hayvanlar konusunda 444 2 899 nolu hat devreye alınmış ve bu sayede günün her saatinde yaralı hayvanlara müdahale etme imkanı sağlanmıştır. Bu konuyla ilgili donanımlı bir ambulans da hizmet vermektedir. Kayseri Hayvanları Koruma Derneği Yöneticileri Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin tüm bu hizmetleri nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür plaketi takdim etmiş ve her taleplerinin yerine getirilmesinden dolayı defalarca duydukları memnuniyeti ifade etmişlerdir. Halkımızın şunu bilmesini isteriz ki, köpek barınma evindeki köpek sayısının fazla olması yapılan hizmetin daha iyi olduğunu göstermez. Çünkü Büyükşehir Belediyemizin görevi, sahipsiz ve başıboş hayvanların bakımını ve tedavisini yaptıktan sonra onları sahiplendirmek ya da hayvanlar için en uygun ortam olan doğaya bırakmaktır. 2015 yılında her ay ortalama 70 hayvan tedavileri ve kısırlaştırılmaları sonrası doğaya bırakılırken 2016 yılında bu rakam 175’e çıkmıştır. Ayrıca son iki yılda 2 bin hayvan bakım ve tedavileri sonrası istekli olan vatandaşlarımıza sahiplendirilmiştir. Dolayısıyla son iki yılda 4 bin 44 hayvan sahiplendirilmiş ya da doğaya bırakılmıştır. Böylece de Köpek Barınma Evindeki hayvanların sayısı azalmaktadır.

    Hal böyle iken, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşananlar çerçevesinde ülkemizde oluşan birlik ve bütünlüğü yaralamaya yönelik yayınlar gündem değiştirme gayretinin bir ürünü olarak değerlendirilmektedir. Belediyemizin ilgili birimlerinden bilgi talebinde bulunmaksızın tek taraflı ve art niyetli bir şekilde sosyal medya ve birtakım mecralarda Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin hayvanlarla ilgili hizmetlerini görmezden gelerek gerçek dışı yayınlar yapmak insaf ve izan dışıdır. Büyükşehir Belediyesi Köpek Barınağından hayvanların kaybolduğu iftiralarını atmak kime ne kazandırmaktadır bilmiyoruz; ancak böyle bir durum söz konusu değildir. Ayrıca bir köpeğin iğneyle öldürüldüğü iddiası gerçeğinden saptırılarak sunulmuştur. Geçmişte yaşanan bu olayda itlaf edilen hayvanın bulaşıcı hastalık taşıdığı tespit edilmiştir.

    Buna rağmen olayla ilgili idari soruşturma başlatılmış, soruşturmayla birlikte adli süreç de başlamıştır. Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin hayvanlara yönelik hizmetlerini en iyi bilenler Kayseri Hayvanları Koruma Derneği yöneticileridir. Buna rağmen yakın tarihte yaşanmamış bir olayın birdenbire eklemeler yapılarak sunulması ve hiç olmamış bir olayın da üzerine eklenmesi manidardır. Bugünlerde gündeme taşınan bu suçlamaları art niyetli düşüncenin bir ürünü olarak değerlendiriyoruz. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yaşadığımız süreç ve bu süreçte demokrasi ve milli irade için halkımızla birlikte sağladığımız gönül bağını zedelemeye yönelik gayretlerin arkasındaki düşünceleri halkımızın takdirine bırakıyoruz.

    Kamuoyuna saygıyla duyururuz.”