İleri'den Sami Menteş 1 Mayıs'ta bıçaklanan Özgür Altunbilek ile röportaj gerçekleştirdi. İşte o röportaj 1 Mayıs’ta Beşiktaş’ta saldırganlar tarafından bıçaklanan Özgür Altunbilek İleri Haber’e konuştu. Hastaneden polisin baskısı sonucu ayrılarak 1 Mayıs Mahallesi’ndeki evine giden Özgür’ü evinin bahçesinde ziyaret ettik. Morali yerindeydi ve bu işin sonu nereye giderse gitsin peşini bırakmayacağını söyledi. 1 Mayıs’ta gözaltına alınan eylemcilerden 20 kişinin tutuklanmasına ve kendisine saldıran saldırganın serbest bırakılmasına isyan eden Özgür “Tutuklanması için illa öldürmesi mi gerekiyordu. Adaletin nasıl işlediği belli değil, adalet var mı o da belli değil” dedi.
‘POLİSLER BANA BAKIP GÜLDÜ’
Özgür, 1 Mayıs’ta görüşmeler sürerken İlhan Cihaner’le beraber pastanede oturduklarını, aşağıya indikleri anda müdahalenin başladığını söyledi. Beşiktaşlı olduğu için semte sık sık gittiğini söyledikten sonra bıçaklanma anını ve hemen sonrasını şöyle anlattı:
“Pastaneden tam indik müdahale başladı. Otoparka doğru kaçmaya başladık. Polis aşağıdan plastik mermi, gaz ata ata geliyor. Sivil polisler copla insanlara vurmaya başladı. Kaçanların bir kısmı otoparka girdi, bir kısmı da geçti sadece. Tam o sırada otopark çalışanları satırla, bıçakla, sopayla insanlara saldırdı. Saldırdıklarından biri de bendim. Geldi öldürmeye kasıtlı olarak bıçağı soktu. Arkadan da polis geldiği için orada daha fazla duramadık. Birkaç adım attıktan sonra ‘ben bıçaklandım’ dedim. Beni kucakladılar, ambulansa geleceğe yere doğru gittik.
Polis hiç yardım etmedi, güldüler. Yolun ortasında ambulans bekliyoruz, ‘yaralıyı bırakın gidin, ambulans gelir alır’ diyorlar insanlara. Hayvan muamelesi yapıyorlardı.”
‘POLİSLER DOKTORLARA GÖZ KIRPMAYA BAŞLAYINCA HASTANEDEN ÇIKMAK İSTEDİM’
Özgür hastaneye kaldırıldığında ise bu sefer polislerin tacizlerine maruz kaldı. Arka arkaya 5 ekip geldi hastaneye Özgür’ün ‘ifadesini’ almak için. En son dayanamadı Özgür, ve hastaneden çıkarak evine geldi. Hastanede neler yaşandığını ise Özgür “Hastanede yatarken 5 sivil polis ekibi geldi. Birisi ‘Bu ifade alma değil sadece olay nasıl oldu onu anlat’ dedi anlattım. Sonra bir tanesi daha geldi, birbirlerinden haberi yok. 3. ekip geldi ‘ifade alacağız’ diye. Sonra ilk gelen ekip tekrar geldi. ‘Sen ifadende isim vermemişsin, ifadeni tekrar alacağız’ dediler. Ben ve dayım, polisin doktorlarla göz kırpışmalarını gördük. Sonra doktor ‘Ek rapor hazırlamamız lazım” deyince kuşkulandım ‘Hastaneden çıkarın tedaviyi reddediyorum. Burada durmak istemiyorum’ dedim. ‘Çıkaramayız, bu sorumluluğu alamayız’ diye biraz direttiler. Zorlayarak hastaneden çıktım. İlaç falan veremeyeceklerini söylediler. Eve geldim, zaten ablam eski sağlıkçı, avukatım da bir doktoru yönlendirdi” diye anlattı.
‘İNSAN CANI ARABADAN DEĞERLİ OLABİLİR Mİ?’
Bıçaklandıktan sonra Özgür hakkında çok fazla şey yazıldı sosyal medyada. Dikkat çekenlerden biri de bıçaklayan saldırganla Özgür’ün Beşiktaş tribününden birbirlerini tanıdıkları iddiası idi. Özgür bu iddiaya “Ben daha önceden tanımıyorum kendisini. Maçlara gidiyorum ama tribünden herkesin herkesi tanıması mümkün değil. Daha önceden görmüşlüğüm falan da yok. Zaten böyle bir şahısla benim arkadaşlığım olamaz. Hakkını savunan demokrat insanlara bıçakla saldırıyorsa… Otoparktaki araçlara zarar verildiği söyleniyor, öyle bir durum da yok. Herkes bilir eylemcilerin kötü niyetli olmadığını. Yerde karınca görse üstüne basmamak için dikkat eden insanlar arabalara niye zarar versin. Ki o hengamede vermiş olsalar bile, bir insan canı arabadan değerli olabilir mi?” ifadeleriyle cevap verdi.
"BÖYLE YÜRÜMEZ, İNSANLAR BİR YERDE BAŞKALDIRACAK"
Eve ziyarete gelenlere Özgür, sadece kendisini bıçaklayanın değil diğer saldırganların da önemli olduğunu söylüyor. Daha yayınlanmamış birçok fotoğrafın olduğunu, otoparkta çalışanların da insanlara saldırdığını belirten Özgür 1 Mayıs’tan sonra yaşananlara ise şöyle isyan etti.
“Öldürmesi mi gerekiyor illa tutuklanması için. 1 Mayıs’ta bırak adam bıçaklamayı polisin saldırısında kaçtığı için tutuklanan insanlar var. Adaletin nasıl işlediği de belli değil, adalet var mı o da belli değil. İnsanlar ne yapar bilmiyorum ama böyle çok fazla yürümez. Bu sistem elbet tıkanacak, insanlar bir yerde başkaldıracak. Her şey ortada, her şeyi görüyor insanlar. Polislerle insanları korkutmaya yıldırmaya çalışıyorlar.
Benim kolumdaki alçı 1 ay boyunca kalacak. Tendonlarımın hepsi koptu, elimde platin var. 1 buçuk saat ameliyat geçirdim. Elimin bu hale gelmesinden de geçtim ama elimle müdahale etmesem iç organlarım parçalananacaktı. Hayati tehlikem iç organlarım parçalanmadığı halde vardı. Elimle müdahale etmeseydim, burada konuşamıyor olacaktım. Sevenlerimin üzüldüğüyle kalacaktı, annem zaten rahatsız belki arkamdan o da gelecekti. Şu anda yine bir şeylerin mücadelesini verebiliyoruz. Ölsem bununla uğraşacak kimse de yok. Ben eminim beni bıçaklayan adamın da yanına kalacaktı. Ortada kamera görüntüleri yok diyorlar. Otoparkta bir kamera var zannedersem ama ona da çalışmıyor diyorlar.”
‘BU İŞİN SONUNU ASLA BIRAKMAYACAĞIM’
Özgür kendisini bıçaklayan saldırganın kendisiyle görüşmek için haber gönderdiğini söyledi. ”Kendisini gördüğüm zaman, onun bıçaklamadığını anlayacakmışım. Bu nasıl bir cesaret anlamıyorum. Hadi iddia ettiği gibi beni bıçaklayan o olmasın ama onlar insanlara saldırdılar. Oradaydı hepsi. Kimse de benimle ‘ben yapmadım’ diye görüşmeye gelmesin” ifadelerini kullanan Özgür “Sosyal medyada dava açmadık diye yazılanlar var. Bu iş nereye giderse gitsin bırakmayacağım. Bu işin sonunda ki bizim ülkemizde olabilen bir şey- beni içeri de alsalar ne yaparlarsa yapsınlar sonuna kadar gideceğim. Dava açılmadı diye bir şey söz konusu değil. Ben bıçaklandıktan 2 saat sonra suç duyurusunda bulunuldu ama gereği yapılmıyor. Bugün adliyede avukatlara saldıran bir sistemden ne beklersin ki. Yine de avukatlar ellerinden geleni yapmaya çalışıyor… Zaten elime dönüp baktığımda güzel insanların kaldığını görmek beni mutlu ediyor” dedi.
