Hürriyet'ten Güliz Arslan ve Muhsin Akgün 'Nedir' ekibiyle keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. İşte o röportaj;
Tatsız bir yaz geçirdik. Ama sizin videolarınız da bu günlerde patladı...
Orçun Baş: Herkes gibi biz de çok üzülüyoruz yaşananlara. Bazen içimden hiçbir şey yapmak gelmiyor. Ama bizim yaptığımız iş mizahtan ibaret değil. Ne yaşanıyorsa ona yakın bir şey yapmaya çalışıyoruz. En son ‘Empati nedir?’i çektik mesela. İnsanlar siyasi görüşleri nedeniyle birbirini Facebook’tan silmenin derdinde, “Şuncular beni takip etmesin” ya da “Bunu paylaşmayan şöyle olsun” gibi
şeyler yazıyorlar.
Ege Ersoy: Böyle zamanlarda da mizaha ihtiyaç duyuluyor ayrıca. Stres topu gibi düşün...
Yaptığınız şeye politik mizah diyebilir miyiz?
Baş: Denebilir. Çünkü her şey politiktir zaten.
Bakdur: Ekmek ne kadar diye sorup aldığın yanıta “Bu ne biçim iş? Daha geçen ay şu kadardı” dediğinde zaten sen politikanın içine girmiş
oluyorsun.
Kimler seviyor sizi daha çok?
Bakdur: Solcusu da sağcısı da paylaşıyor. Bu çok iyi bir şey.
Politik mizaha dair çok az şey yapılıyor artık Türkiye’de...
Baş: Ama Türkiye gibi bir ülkede tamamen yok olmaz bu. Çünkü çok fazla bir malzeme var. Mutlaka bir yol bulur kendine. Sinemada biter, televizyonda yol bulur. Televizyonda biter,
internette bulur...
“Bir tarafımız yok. Eşitlikten, hümanizmden, doğadan yanayız. Her video ‘bir şey söylesin’ istiyoruz”
İnternet sansürlenirse Gezi olur, duvar yazısı olarak yol bulur...
Evet.
Gezi’den etkilendiniz mi?
Baş: Mutlaka etkilenmişizdir ama birebir oradan bir şey yok herhalde.
Herkes çok muhalif olduğunuzu mu düşünüyor?
Bakdur: Özel olarak kimseyi hedef almıyoruz. Seni yönetenden şikâyet edersin ama ona oy verenlerle yan yana yaşarsın. Ancak toplumu değiştirirsen her şey değişir. Böyle düşünüyoruz.
Ersoy: Sadece ülkeyi yönetenler değil, herkes payına düşeni alsın istiyoruz.
Herkes kendi kapısının önünü süpürsün, ülke temiz olsun yani...
Bakdur: Aynen öyle.
Alt tarafı bir video biliyorum ama ne yazık ki sorma ihtiyacı hissediyorum. İnsanlar bir tweet’le soruşturma geçiriyor. Siz ‘Diktatör nedir?’ diye videolar yayımlarken korkmuyor musunuz?
Baş: Biz tanımlar yapıyoruz ve o tanımlar etrafında dolanıyoruz. Birinden, bir şeyden nefret etmek de yok, sevmek de yok bu videolarda.
Anlamaya çalışmak var. Korkmuyoruz, çünkü Türk Dil Kurumu da korkmaz.
‘NEDİR?’ NEDİR?
* ‘Nedir?’i üreten medya şirketi 2009’dan yakın döneme kadar Dailymotion’la çalışıyordu. Ekip burası için birkaç proje hazırladı. ‘Nedir?’ bunlardan biriydi. Projeyi yaratan ekipten bugün yalnızca Ege (Ersoy) kaldı. Orçun (Baş), Burcu (Bakdur) ve Gül (Öztürk) ekibe daha sonra katıldı.
* İlk ‘Nedir?’ videosu 2014 Eylül’ünde çekildi: “Selfie nedir?”
* Şimdiye kadar 88 video çekildi. Bundan 9 video önce, sunucu Billur (Bolu) ekipten ayrılmak isteyince bayrağı Burcu devraldı. Ağustostan beri o sunuyor.
* Haftada iki video yayımlıyorlar. Salı ve cuma. Akşam altıdan önce ‘Nedir?’in videosu YouTube kanalına yükleniyor.
* Videoların uzunluğu ortalama iki-dört dakika.
* Konulara ekipçe karar veriliyor. Takipçilerden sık sık ‘istek şarkı’ geliyor. Dikkate alıyorlar.
* Orçun; yazıyor, çekiyor ve kurguyu yapıyor. Gül, Orçun’un yardımcısı. Efe, kurumsal iletişimi ve ‘diğer her şeyi’ yürütüyor.
* Bir videonun hazırlığı yaklaşık dört gün,
çekimi de üç-dört saat sürüyor. Kurgu da en az bir gün...
* “Gülse Birsel’in ‘GAG’ına mı benziyor?” yorumu için “Dünyanın en özgün şeyini bulduk gibi bir iddiamız yok. Böyle bir işler Amerika’da da, Avrupa’da da var” diyorlar.
* “Bir tarafımız yok. Eşitlikten, hümanizmden, doğadan yanayız. Her video ‘bir şey söylesin’ istiyoruz. ‘PMS nedir?’ vidosunda bile evet, regl öncesi dönemin sıkıntılarını anlattık ama kadına yönelik şiddete de değindik” diyorlar.
* İşitme engelliler için altyazılı videolar yapmayı düşünüyorlar. Ekibin yeni iki projesi daha var. ‘Nedir?’ için de markalarla anlaşmışlar. “Reklam işine girince bozdular” dedirtmemek için reklamı bile eğlenceli yapmayı hedefliyorlar.
* Facebook hesaplarına Burcu’nun hayranlarından mesajlar geliyormuş. Kimseyle Burcu’ymuş gibi konuşmuyorlarmış.
“Öyle yapsak hiç komik olmazdı” diyorlar.
O pırıltıyı yaratmaya çalışıyorum
Sosyal medyada hakkınızda “Birlikte ev kredisine girilecek kız, utanmasam odama posterini asarım” ve “Biraz itici mi? Sesi bir garip sanki?” gibi yorumlar gördüm. Ne düşünüyorsunuz?
Gerçekten hiçbir şey düşünmüyorum. Nadiren görüyorum yorumları. Ben insanlara güzel-çirkin diye bakmadığım için bana öyle bakıldığında da ne düşünmem gerektiğini bilmiyorum. Konuşmadan, bir pırıltısını görmeden bir insan bana ne güzel ne çirkin geliyor. Kendimde de o
pırıltıyı yaratmaya çalışıyorum.
