Kısırkaya: Modern F Tipi Hayırsızada!

İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin Sarıyer Kısırkaya’da inşaası süren Kısırkaya Hayvan Barınağı’na hayvan hakları aktivistleri tarafından “Modern Hayırsızada” tepkisi yağıyor.
Kısırkaya: Modern F Tipi Hayırsızada!
2020-08-11 06:40:55   Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37    
Good Morning Turkey'den Dicle Ürünay'ın haberine göre, Hayvan hakları savunucularının İBB’ye karşı Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği’nin Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde açtığı davanın dilekçesinde, arazi ve bölge şartları açısından, böyle bir tesis kurulmasının beklenen sonuçları doğurmayacağı, tam tersine hayvanların yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanamayacağı bir tecrit alanına dönüşeceği belirtiliyor. Kısırkaya’ya ulaşım için belediye otobüsünün olmaması, özel araç ile gitmek isteyenler için ise yolların çok uygun ve elverişli olmaması barınak gönüllerini tedirgin eden en önemli nedenlerden biri.

Geçtiğimiz Mayıs ayında 50’ye yakın STK, baro, platform, sendika ve hayvan hakları örgütü ortak bir deklarasyon yayınlayarak “Modern bir ‘Hayırsızada’ örneği yaşamak istemiyoruz. Doğal yaşam parkı’ adıyla sunulan barınaklar hayvanların ‘barınması’ için tasarlanmamıştır; bu alanlar tam tersine hayvanların yaş, sağlık durumu ve/veya yaşamsal ihtiyaçlarına bakılmaksızın tecrit edilecekleri hapis hücreleridir” demişti.

Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği (HAGİD) adına davayı açan hayvan hakları aktivisti Burak Özgüner, mevzuata aykırı bir şekilde sürdürülen inşaatın durdurulması için İBB’yi defalarca uyardıklarını söylerken, “Ulaşımın olmadığı, yönetmelik hükümlerinin yerine getirilmediği, hayvanların tecrit edileceği, haklarının gasp edileceği bu dev toplama kampını istemiyoruz. 20.000 köpek bir yana 1.000 köpek bile bu arazide bakılamaz, ihtiyaçlar karşılanamaz. İBB, 50 köpeklik barınaklarda dahi ne olup bittiğinden bihaber iken binlerce köpeğin sokaklardan toplanarak tel örgüler arkasına hapsedilmesini kesinlikle kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.

Sosyal medyaya yansıyan durum bildirimlerinde, Kısırkaya Hayvan Barınağı’nın arazisi içinde, hayvanların ölülerini yakmaya yarayacak iki adet dev krimatoryum bulunduğu bildiriliyor. Hayvan hakları aktivistleri sokakta yaşamlarını sürdürmeye çalışan masum canlara yönelik devletin F Tipi tecrit ve katliam projesine karşı çıkacaklarını ve mücadeleye devam edeceklerini ifade ettiler.

Hayırsızada’da Ne Olmuştu?

İttihat ve Terakki’nin 1911 yılında Hayırsızada’ya 60-80 bin arası köpeği atarak açlıktan, susuzluktan birbirlerini parçalatarak katleden imha çözümüne karşı, Hayırsızada’dan bir yüzyıl sonra da her hafta hayvan hakları gündemine en az bir barınak rezaletinin yaşandığını, en son Tokat Hayvan Barınağı yakınlarında çöpten çıkartılan yavru köpek ölülerinin ve elinde bir parça kuru ekmekle can vermiş yavruların bulunduğunu söyleyen aktivistler, Kısırkaya’nın faaliyete geçme ihtimaline karşı kamuoyunu uyarıyor.

“Yasallıktan, etikten ve hayvanların yaşam haklarından uzak…”

“Bir alan düşünün ki, yemek yediğiniz yer ile tuvaletiniz yan yana. Bir tecrit odası düşünün ki içinde dönmeye kalktığınızda başınız kuyruğunuza değiyor.”

Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde açılan davanın dilekçesinde şu ifadeler yer alıyor:

“Davalı İBB’nin inşaat halinde olan tesisi, Karadeniz’i tam olarak karşısına alan dik bir yamaç üzerine, çok yönlü ve sert esen rüzgarlara açık, su yoğunluğu fazla olan toprak yapısına sahip ve ulaşım kolaylığı olmayan bir arazi üzerine kurulmaktadır. Gerek ilgili mevzuat, gerekse yukarıda ilgili bakanlık genelgeleri, davalının inşa ettiği tesis hakkında da bağlayıcı olan ilgili arazi seçimi konusunda yeterince açıktır ve tüm bu mevzuat hükümlerine rağmen yürütme ısrarla durdurulmamaktadır. Söz konusu tesiste hedeflenen sonucun olmayacağı, arazi ve bölge şartları açısından ve idarenin verdiği bilgiler doğrultusunda da açıktır.

“Davalı idare, söz konusu tesisin her ne kadar hayvan yararına ve mevzuata uygun yapıldığı iddia etse de sayın Mahkemenin alacağı bilimsel mütalaalar, bilirkişi raporları ve uzman görüşleri neticesinde, tesisin mevzuata uygun olmadığı kolaylıkla anlaşılacaktır. Zira amacı ve niyeti hayvanları korumak, rehabilite etmek olan ve binlerce köpek kapasitelik olacağı duyurulan bu tesisin, koşullar itibari ile iyi niyetli olunsa bile çok kısa bir zamanda amacından sapacağı ve burada birçok hak ihlali yaşanacağı, gerek bölge koşulları gerekse tesisin iç işleyişi nedeni ile birçok aksaklık yaşanacağı da ortadadır. Kısacası bu tesis, yasallıktan ve etik koşullardan uzak, hayvanların yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanamayacağı, kontrol ve denetimden uzak bir yer haline gelecektir. Kaldı ki, İstanbul’da, Büyükşehir ve birçok ilçe belediyesine ait, 50 köpek kapasiteli hayvan bakımevlerinde dahi, işkenceden, ölüme birçok hak ihlali ve gaspının yaşandığı herkesçe bilinmektedir.”

İl Mera Komisyon Raporuna Göre…

İl Mera Komisyonu Raporu’na göre halkın elindeki meraların devlet kasasına 2.500.000 TL gelir sağladığı ve Kısırkaya halkının yapımı süren barınağa karşı çıktığı belirtiliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin davaya ilişkin savunmasını yapmasının ardından önümüzdeki günlerde mahkeme tarihinin açıklanacağı belirtildi.