Melda Onur: Milletvekili olmak 80 milyon kişi içinde yalnız olmaktır!

Vejetaryen CHP Milletvekili Melda Onur, 7 Haziran sabahı www.meldaonur.net sitesinden ''Milletvekili olmak hep ütüyü prizde unutma huzursuzluğu içinde yaşamaktır'' başlıklı bir yazı yayınladı.
Melda Onur: Milletvekili olmak 80 milyon kişi içinde yalnız olmaktır!
2020-08-11 06:40:55   Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37    

İşte o yazı:

Farkettim de bugün milletvekili olmamızın 3. Yılı. Yani 3 yıl önce bu gece 24. Dönem Milletvekili olmuştum. Geriye dönüp 3 yıla baktığımda her şeye yetişmeye çalışmış, ama birçoğuna yetişememişim. Herkesi mutlu etmek istemiş ama çok azını edebilmişim. Herkesin işini halletmeye çalışmış, ama birçoğununkini edememişim.

Siyasetçi olarak milletvekili olmanın bir yeri var. Yasama faaliyetleri var, alan çalışmaları, seçim çalışmaları var.

Peki ya insan olarak? Ya duygu olarak? Milletvekili arkadaşım sevgili Sedef Küçük, “anne olmak ütüyü hep prizde unutmak” hissidir demişti. Çok sevdim bu lafı. Benim çocuğum yoktu ama milletvekilliğimin hep o “ütüyü prizde unutmuş olabilme huzursuzluğu” ile geçtiğini fark ettim.

Aslında söylenecek çok şey var ama şöyle başlayabiliriz:

Milletvekili olmak ütüyü prizde unutmak gibidir. Ayrıldığınız her yerde çözemediğiniz bir sorun bırakmışsınızdır. Elinizde de mutlaka bir “iş başvurusu pusulası” vardır. Aklınız takılı kalır.

Milletvekili olmak ne kadar çalışırsanız çalışın kimseyi mutlu edememektir. Çünkü birilerinin mutluluğu diğerlerinin mutsuzluğu olmuştur artık bu ülkede.

Milletvekili olmak bir vatandaşın elini tutarken, öbürünün elini sizden çekmesidir.

Milletvekili olmak birinin gözyaşını silerken, diğerinin öfkesini toplamaktır.

Milletvekili olmak işini hallettiğin kişinin sıcak elinin sana verdiği öyle bir huzurdur ki, birkaç gün mutlu eder.

Milletvekili olmak işini halledemediğin kişiye karşı öyle bir ezikliktir ki, içinde o hep prizde kalmış ütü huzursuzluğu hissettirir.

Milletvekili olmak “ya seni de iş için arıyorum ama” endişeli ifadesiyle sizi arayan dostlarınızın sesini duymuş olmanın verdiği keyiftir.

Milletvekili olmak arkadaşlarınızla yemeğe çıktığınızda bir tavşan ürkekliğidir. Her an birinin hafif batırarak “ooh vekilim, afiyet olsun, yarasın” sözleriyle irkilmeyi beklemektir.

Milletvekili olmak tatile giderken de ütüyü prizde unutmak gibidir. Hep bir sıkıntı vardır. Tatil ihtiyaçtır ama her an tetikte olunmalıdır.

Milletvekili olmak tatilde birgün gazetede bir fotoğrafınızı görüp sabahtan akşama kadar hüngür hüngür ağlamaktır.

Milletvekili olmak parmağınızı kıpırdatacak haliniz de olmasa, bir şekilde günü kurtarmaktır. Canınız sıkkınsa yüzü de asmamaktır.

Milletvekili olmak her ortamda sizinle siyaset konuşulacağının garantisidir. Bakkalda, restoranda, bankada, sporda, kuaförde “ne olacak partinin hali” sorusu peşinizi bırakmaz.

Milletvekili olmak biber kapsülüyle başından yaralanan ve ailesi duyar endişesi taşıyan kız çocuğuna hastanede anne olabilmektir.

Milletvekili olmak ne tam manasıyla evlat, ne tam manasıyla anne-baba, ne tam manasıyla eş, ne de sevgili olabilmektir. Hep bir şeyleri eksik ve yapılmamış bırakırsınız. Gelir yine o prizde unutulmuş ütü huzursuzluğu.

Milletvekili olmak ailenizin ilk anda sizin için gurur duyması, sonra giderek endişelenmesidir. Ve kaç yaşına gelirseniz gelin arkanızdan tembih etmesidir.

Milletvekili olmak, işinizin yoğunluğunu gören ailenizin bazı şeyleri sizden istememesidir ve bunu sonradan öğrendiğinizde duyduğunuz acıdır. Bu da ütüyle el yakmak olmalı.

Milletvekili olmak, bazen ne kadar çabalasanız da en yakınınızı ihmal etmektir. Düğünde, doğumda, hastalıkta, ölümde.

Milletvekili olmak en yakınınıza, sevdiğinize manevi tatmin veremeyip, yanında olamayıp, açığınızı uzaktan hizmetle kapatmaya çalışmaktır. Bu da sizi insanlıktan çıkarabilir.

Milletvekili olmak bazen insan olamamaktır, ilişkileri yönetememek ve kopup gidişini çaresizce izlemektir. Hayatlardan çıkarılmaktır.

Milletvekili olmak yalnızın yanında 80 milyon kişi olmaktır.

Milletvekili olmak 80 milyon kişi içinde yalnız olmaktır.

Vehaber Menu